Kaza Orucu Nedir? Kaza Orucuna Nasıl Niyet Edilir?

Orucun kazası nedir? Kaza orucu niyeti nasıl yapılır? Ramazanda tutulmayan oruçların yerine tutulan kaza orucu ile ilgili öğrenmek istediklerinizin hepsi bu haberimizde.

Bu sayfada

Kaza orucu, kısaca Ramazan ayı boyunca arada tutamadığınız oruçların yerine tuttuğunuz orucun adına denmektedir. Her şeyin belli kaidesi kuralı olduğu gibi orucun kazası içinde yapmamız gerekenler vardır.

Orucunuzu bir şekilde tutamadınız ve bunun yerine geçen kaza orucu nasıl tutulur merak ediyorsunuz değil mi arkadaşlar. Yazımızı dikkatlice okumanızı tavsiye ederim çünkü Ramazan ayında olduğumuz şu günlerde bu bilgiler işimize çok yarayacak.

Kaza Orucu Nedir?

Kaza Orucu Nedir?

Kaza orucu, bozulan orucun yerine gününe gün oruç tutmaktır. Oruç tutmak farzdır ama kişi bir şekilde Ramazan günlerinde bu görevini yerine getiremezse onun yerine tutamadığı o günler için orucun kazasını yapması gerekir.

Ramazandan bir gün veya daha fazla oruç tutmayan kimselerin, bunları kaza etmeleri gerektiğinde görüş birliği vardır. Tutmama hastalık, yolculuk, hayız, nifas ve benzeri özürler sebebiyle, yahut kasten veya yanılarak niyeti terk etmek suretiyle olabilir. Her ne sebeple olursa olsun gününde tutulamamış ramazan orucunun kaza edilmesi gereklidir. Aynı şekilde kefaret, adak veya başlanıp bozulmuş nafile oruçların kazası da gereklidir. Başlanıp tamamlanmamış nafile oruç meselesinde, Şafiiler hiçbir şekilde kazayı gerekli görmezken, Malikiler sadece kasten bozma durumunda kazayı gerekli görmüşlerdir.

Ramazan orucunun kazası yasak günler dışında her zaman yapılabilir. Şafiilere göre ise bir ramazanda kazaya kalmış orucun, gelecek ramazana kadar kaza edilmesi gerekir. Bir ramazanın kaza borcu yerine getirilmeden, öteki ramazan gelecek olursa, kaza borcuna ilaveten bir de fidye ödeme yükümlülüğü ortaya çıkar.

Kaza Orucuna Nasıl Niyet Edilir?

Kaza orucu niyeti hakkında çok çeşitli yazılar ve birbirinden değişik niyet etme şekilleri karşımıza çıkmaktadır. Neredeyse okuduğum her haberde veya makalede bu niyet farklı şekilde ifade edilmiştir.

Diyanet verilerini esas alarak açıklamak gerekirse kişi tutamadığı günlerin sayısını hesaplamalı niyetini ona göre yapmalıdır. İlk gün için yapılacak niyet şu şekilde olmalıdır. ”Niyet ettim üzerimde borç olan ilk orucun kazasına” diye imsak vaktine kadar bunun gerçekleştirilmesi şarttır.

Kaza orucuna ne zaman niyet edildiği ile bir sürü yazı okudum ve okuduklarımdan çıkardığım sonuca mutlaka imsak vaktinden önce edilmelidir. Aksi takdirde bu oruç nafile oruç yerine geçer.

Kaza Orucu Kaç Gün Tutulur?

Orucun kazasının kaç gün tutulduğu ile ilgili yine diyanetin verilerine bakarak sizlere cevap vereyim. Öncelikle kişinin buluğ çağından şimdiye kadar geçen sürede tutamadığı oruçları hesaplaması gerekmektedir.

Kısaca çeşitli sebeplerde Ramazan ayında tutulmayan oruçlar belirlenmeli ona göre hepsi tutulmalıdır. Mesela bu yaşına kadar hiç tutmamış kişiler her ayı 30 gün olarak ele alıp ona göre yılları hesaplayıp bir rakam ortaya çıkarabilirler.

Kaza Orucunu Bozmak

Kaza orucunun bozulması durumunda kefaret gerekmez çünkü bu oruç normal farz günlerinin dışında tutulduğu için aynı şekilde bozulan gün içinde kaza yapmak yeterli olacaktır. Yani bir gün için bir gün tutulması yeterli olacaktır.

Kaza Orucu Ne Zaman Tutulur?

Kaza orucunun zamanı için net bir ifade kullanılmamış ancak çok gerilere atılmaması uygun görülür. Çok fazla vakit geçirilmeden oruç tutmanın haram olmadığı zamanlarda tutmak gerekir. Oruç tutmanın haram olan günler hangileri derseniz Ramazan bayramının 1. günü ile Kurban bayramının günleridir.

Hanefilere göre Ramazan oruçlarının kazası için bir zaman sınırlaması yoksa da mümkün olan ilk fırsatta bu oruçlar tutulmaya çalışılmalıdır (Kâsânî, Bedâî’,II, 104). Şafiilere göre ise bir Ramazan’da kazaya kalmış orucun, gelecek Ramazan’a kadar kaza edilmesi gerekir. Bir Ramazan’ın kaza borcu herhangi bir mazeret olmaksızın yerine getirilmeden, öteki Ramazan gelecek olursa, kaza borcuna ilaveten bir de fidye ödeme yükümlülüğü ortaya çıkar (Nevevî, el-Mecmû’, VI, 364; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 645).

Nazlim

Universiteit Gent üniversitesinden 2003 yılında mezun oldum. İngilizce, Almanca ve Türkçe bilmekteyim. Çeşitli sitelerde yazılar yazarak başladığım gazetecilik serüvenini serbest gazeteci olarak devam ettirmekteyim. Okuyucuların dikkatini çekecek haberleri 2004 yılından beri Nazlim.NET sitesinde yazmaktayım.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. yazınızdan alıntı “Ramazanda özürsüz olarak oruç tutmayan kimse günahkârdır. Peygamberimiz mazeretsiz olarak ramazanda bir gün oruç yiyen kimsenin ömür boyu oruç tutsa da o günün borcunu gerçekten ödemiş olmayacağını ifade etmiştir.”

    Dinimiz asla bu kadar sert ve katı değildir, mesela oruç tutmak için sahura kalktım sonra uyumuşum, çalıştığım için tüm günü aç geçiremeceğim için o gün oruç tutmadım, ama oruçlu değilsem bile o gün kimsenin önünde ne su nede bişeyler yemem.. ramazandan sonra tutmadığım kaç gün ise onu kaza ederim,, görevimi yerine getirmiş olurum.. Dinimizde asla diye bir kavramı kabul etmiyorum,, ne kadar günah işlemiş olsan bile tövbe et denmezdi,, Malesef sadece arapçasını okuduğumuz anlamadığımız dinimize,, başkaların dayatmalarını boynumuz bükük kabul ediyoruz..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir