Uğur Arslan şarkı sözleri

Uğur Arslan şarkı sözleri sayfamızda, şarkıcının yeni ve son çıkan şarkılarının tümünün listesi burada yayınlanmıştır.

Uğur Arslan şarkı sözleri ve şarkıları sayfamızda, şarkıcının yeni ve son çıkan şarkılarının tümünün listesi burada yayınlanmıştır.

Uğur Arslan şarkıları

Uğur Arslan Karagümrük yanıyor sözleri

Aslında işin aslı şöyle hakim bey
Aslıyı ilk gördüğümde başlıyor işin aslı
Aslı bir gün benim acizane kaptan şoförlüğünü yaptığım 56
Şavrole taksiye biniyor
Ve; Kara gümrüğe diyor bana
Karagümrük o dakika gönlümün başkenti başımın tacı ruhumun
İlacı oluyor
Delikanlıya yakışmaz
Yolculuk esnasında en ufak bir rahatsızlık yada edepsizlik
Etmiyorum
Yalnız indiği evi, yolu, sokağı, kapıyı mıh gibi aklıma
Çakıyorum
Oğlum diyorum bizim şavroleye
Bu kapıyı unutma
Bir gün ilk bu kapıda gelin arabası olacaksın
Sorup soruşturup, bulup buluşturup en nihayetinde aslıyı
İstetiyorum
Ama gel gelelim kızın üvey anası kızı bir türlü vermeye yanaşmıyor
İkinci kez istetiyorum
Bu kez üvey abi bizde taksici esnafına kız yok diyor
Allah’ın hakkı üçtür
Anam senide yorduk ama hadi bir kez daha iste diyorum
Kapı bir kez daha anamın yüzüne kapanıyor
Oğlum bu işin aslı yok diyor
Bakkalın çırağı Osman’ın eline bir mektup sıkıştırıp
Aslıya gönderiyorum
Kaçar mısın benimle diyorum “kaçarım” diye cevap yazıyor
Mübarek cuma gününe anlaşıyoruz
Hani yalnız gitmiyim bizim Rıdvan’ı da çağırıyım diyorum
Rıdvan beline babadan kalma altıpakları takmış gelmiş
Oğlum Rıdvan bu ne diyorum. “Ne olur ne olmaz abi sen sür.”
Diyor
Sürüyorum
Açıl ey Karagümrük ben geliyorum

Karagümrük yanıyor polis beni arıyor
Karagümrük yanıyor herkes benden biliyor
Ben suçsuzum diyorum kimse beni duymuyor
Bunu bir tek sevdiğim birde Allah(c.c) biliyor

Aslı diyorum aslı ne oluyor
Ne oluyor demeye kalmadan polis kapıyı çalıyor
Polis kapıyı çalıyor
Polis içeri giriyor
Memur bey diyorum kız reşit kendi isteğiyle geldi
Memur bey “tamam” diyor “kıza bir şey dediğimiz yok
Ama Karagümrük yanıyor
Kızı kaçırmasına kaçırıyorsun da
Karagümrük’ü niye yakıyorsun be evladım”
Aslı bu ne diyor diyorum
Aslı hiç bir şey demiyor
Meğer bizim aslı kaçarken yemeği telaşla ocakta unutmuş
Yemek yanmış tutuşmuş
Sonra perdeler tutuşmuş
Sonra ev tutuşmuş
Sonra Karagümrük tutuşmuş
Veryansın etmiş bizim üvey kaynana sokaklarda
Taksici ramazan kızı kaçırdı mahalleyi de ateşe verdi diye
Nihayetinde attılar beni nezarete
Tez vakit sonra mahkeme günü geldi
Hakim aslıya sordu
“Kızım seni bu adamı kaçırdı”
Evet hakim bey
“Mahalleyi de bu adamı yaktı”
E evet hakim bey
Ne eveti aslı ne eveti
Nikah kıymıyoruz aslı
Ne eveti
Meğer üvey anayla üvey abi baskı yapmışlar evde kıza
Evi de mahalleyi de ramazan yaktı diyeceksin diye
7 Yıl Bayrampaşa’da geçer geçmesine de
Yalandan 7 yıl yatmak 70 yıl gibi delir kanı deliye
Bir kaç güne kalmadı
Koptu kafamın bel kayışı
Dedim ki kendi kendime
Ben buradan kaçarım
Gider bu kez harbiden Kara gümrüğü yakarım
Şimdi hepiniz merak ediyorsunuz dimi hakim bey
Yaptı mı yapmadı mı diye
Yaptım
Bayrampaşa’dan kaçtım
Önce gidip üvey abisinin balattaki kahvesini
Daha sonrada üvey annesinin yeni aldığı evi benzin döküp
Yaktım
Şimdi hakim bey cezam neyse çekerim
İçerde de iyi hali bozmam sizi temin ederim
7 Yıl değil 70 yıl bile olsa
Paşa paşa yatarım
Karagümrük’ü yakarım
Sonra girer paşa paşa yatarım Hakim bey
Paşa paşa yatarım

Karagümrük yanıyor polis beni arıyor
Karagümrük yanıyor herkes benden biliyor
Ben suçsuzum diyorum kimse beni duymuyor
Bunu bir tek sevdiğim birde Allah(c.c) biliyor.

Uğur Arslan Allah (c.c) gidenleri affetsin

Bütün ışıkları söndürdüm
Susturdum bütün sesleri
Artık ağlayabilirsin kanka
severken bana sormadın ağlarken de utanma
Nasıl unuturum diye dönmeye başlama bir beyhude çabayla

Her unutmak çabası bir hatırlamak hamlesidir aslında
İlk akla gelendir en çok unutmak istediğin
Hep kaçmak istediğin yere koşarsın aşk
Çok ahmakça biliyorum ama www.nazlim.net
Herkes teslim oluyorsa eğer en çok kurtulmak istediğine
Bu Kez Ahmaklık sırası sende usta
Alımlı delikanlılığında alıngan bir adam yaratmışın
Yumruklarının içine sıktın gururun kırıldı kırılacak
Ama dert etme gururum kırıldıkça çoğalacak

Aşkın acısını çekmek
Aşkta hile yapıp gitmekten daha asil iştir
Sen şimdi seni sakız gibi çiğneyip tükürdü sanıyorsun
Vaziyeti şaşırıp algıda hata yapıyorsun
O sadece çiğnedi sen tükür gitsin
Gel şimdi bi haset şarkısı okuyalım
Allah (c.c) gidenleri affetsin

Üsküdar’da sandalda yıkılır sallanırlar
Tophanede mangallar yar diye yağlar ağlar
İsmini çığlık çığlık haykırıyor martılar
Senin için söyledim Kumkapı’da şarkılar
Yar yokluğuna ihtirazım var

Uğur Arslan bir ayrılığın ilk günü

Canım sevgilim, bugün ayrılığımızın ilk günü
Yürüyen kocaman açık bir yarayım şimdi
Rüzgar değdikçe sızlıyor, kanıyor her yanım
Nasılda ölesim var anlatamam ama,
Senden başka bir şeyle öldüremiyorum kendimi
Bundan bir yıl önce Taksim’de o muhallebicide,
Yine susarak başlamıştık biz her şeye
Tek kelime bile etmeden buyurmuştuk hayatlarımızın içine
Her şey başladığı gibi de bitiyordu
Tek kelime bile etmeden vedalaşıyorduk işte

Bugün ayrılığımızın ilk günü sevgilim
Sanırım artık bende bittim
Bugün bir ayrılığın ilk günü sevgilim
Bugün ölmezsem bir daha hiç ölmem eminim
Bir ayrılığın ilk günü ölmeyenler,
Bir daha da ölmezler bilirim
Bilirim, bilirim…
Bugün ayrılığımızın ilk günü sevgilim
Sana mutluluk, huzur, saadet,
Kendim için Allah’tan sabır dilerim
Bugünde ölmezsem, bir daha hiç ölmem eminim
Bir ayrılığın ilk günü ölmeyenler,
Bir daha da ölmezler bilirim
Bilirim, bilirim…

Sanırım bir şey yok aramızda
Acırım aşksız yıllarımıza
Bundan böyle eksik bir yanımızla
Yaşarız, yaşarız, yaşlanırız
Başımıza gelmesi imkansız diye düşündüğümüz şeyleri yaşamakla geçiyor hayat
Aşk önce damardan giriyor, sonra burnundan getiriyor insanın
En yakışıklı çağlarında kanıyor her yanın
Filmin sonu hiç değişmiyor,
Sarılmamış yaralarla doluyor her yanın
Bugün ayrılığımızın ilk günü sevgilim
Ölüyorum acıdan, kendimde değilim
Sokaklarda yalnız yürüyemem ben,
Sabahların kör karanlıklarında kalkıp işi de gidemem artık
Yemek yiyemem, televizyon izleyemem, uyuyamam ki sensiz
Sen olmadan hiç sinemaya dahi gitmedim ki ben
Bugün ayrılığımızın ilk günü sevgilim
Çaresiz, hareketsiz, ölmeye yakın bir uçurumun dibindeyim
Bütün cümlelerimi senin için kurmuştum ben
Yeni bir cümle daha kuramam,
Bütün sevmelerimi senin için kullanmıştım
Şimdi kimi seveceğimi bilemem
Ne adım geliyor aklıma, ne annem
Ne huzur diliyorum artık kendim için, ne aydınlık
Seyrelip tükenen dokunuşlar,
Uzayan kırılgan sessizlik
Aramızda duran tedirgin tuhaf yabancılık
Sanıyorum biz şimdi gerçekten, gerçekten ayrıldık
Bugün ayrılığımızın ilk günü sevgilim
Sana mutluluk, huzur, saadet,
Kendim için Allah’tan sabır dilerim
Bugünde ölmezsem, bir daha hiç ölmem eminim
Bir ayrılığın ilk günü ölmeyenler,
Bir daha da ölmezler bilirim

Sanırım bir şey yok aramızda
Acırım aşksız yıllarımıza
Bundan böyle eksik bir yanımızla
Yaşarız, yaşarız, yaşlanırız

Uğur Arslan Adıyaman türküsü

Düz tara yar düz tara
Yar zülfünü düz Tara
Sana neden yar diyorlar biliyor musun
Yaran düşmek gibisin
Ne kolay gidiyorsun Sen
Ne kolay Silip atıyorsun bizi
Beni İnkar edemezsin ki
Sözlerinde adım gizli
Beni inkar edemezsin
Gözlerinde yüzünün resmi
Beni inkar edemezsin
Gittiğin her yerde göreceksin
Beni inkar edemezsin
Duyduğun her ses benimkisi
Benimkisi

Şimdi sen ömrümü eze eze gidiyorsun sevdiğim
Beni beş para etmez birine beş paraya sata sata gidiyorsun
Oy benim yaralım sende aldatılıyorsun
İçerden çürütüyorlar bizi görmüyor musun görmüyor musun
Aklını çeliyorlar senin sevdamızı satıyorlar anlamıyor musun
Bizi savura savura toz gibi dağıtıyorlar
Tükeniyoruz kayboluyoruz bitiyoruz
Görmüyor musun oy benim yaralım sende aldatılıyorsun sende aldatılıyorsun

Oy aman aman aman burası Adıyaman
Alem düşman kesilir seni sevdiğim zaman

Sana kötü dediler bağı bahçeyi sattım
Evi yurdu bıraktım anamdan bile geçtim
Ben için için hep seni sevdim hep sana geldim
Alem düşman kesildi seni sevdiğim için
O günden sonra kardeşlerimi de hiç görmedim
Sana kötü dediler düşmanı oldum iyilerin

Mahalleden arkadaşları sildim
Sarı Necmi ölmüş cenazesine gidemedim
Bir hayır duasını bile alamadım adamın
Kocamış gitmiş susmuş bizden sonra kimseyle konuşmamış
Bana hala dargınmış yumduğunda gözlerini hayata
Hacer Teyzem hayırsız demiş ardımdan

Anama alış demişler dönmez artık unut demişler
Bir kara taş vermişler eline
Oğlunun yerine al bunu bas bağrına demişler
Anam Adıyaman’da hala ağlıyormuş
O kara taşı hayırsızım diye bağrına basıp seviyormuş
Anam Adıyaman’da hala ağlıyormuş

Oy aman aman aman burası Adıyaman
Alem düşman kesilir seni sevdiğim zaman
Oy aman aman aman burası Adıyaman
Alem düşman kesilir seni sevdiğim zaman

Uğur Arslan al sende dursun

Çok zor gelecek bana bu ayrılık
Bilemem yaşayabilir miyim sensiz bir fiil
Bitmiştir aramızdaki aşk ve koymuştur noktayı aramızdaki
Aşka bu şiir

Bu şiiri sana yazdım ayrılırken al sende dursun
Bir şarkımız olmadı söylediğimiz, bari bir şiirimiz olsun
Bir hayalim vardı senle aşka dair
Başlangıcı hemen hemen aynı ama sonu bu değil

Bir hayalim vardı aşka dair eni konu bir delikanlı sevdası
Ne masaldı ne bir sihir

Bu şiiri sana yazdım ayrılırken al sende dursun
Bir şarkımız olmadı söylediğimiz, bari bir şiirimiz
Olsun
Senden ayrılırken çıkardım saati kolumdan
Zaman ister yürüsün ister dursun
Nerede veya kiminle olursan ol bil ki beni üzmüyorsun

Babam öldükten sonra astım sazımı duvara artık mızrabım
Tellere vurmuyor
Anamda öldükten sonra hiçbir acı artık eskisi kadar
Koymuyor
Hatırlar mısın senin kokunu anamın kokusuna değişmiştim
Meğer ben babamı daha çok sevmişim, o yüzden onu kimseyle
Değişmemişim
Akşamları arkadaşım cemo ile dertleşiyoruz
Çocuk benim kahrımdan sigarayı günde 2 pakete çıkardı
Bense bir tek dal bile içemiyorum. bazen gerçekten sarhoş
Olmak istiyorum olamıyorum
Çünkü bilirsin içkiyi ağzıma süremiyorum

Ara sıra takılıyor cemo yahu delikanlı adamın
En azından bir kötü alışkanlığı olur
Sende hiç biri yok diyor
Benim bir kötü alışkanlığım var cemo diyorum nedir diye
Soruyor söyleyemiyorum
Evet benim bir kötü alışkanlığım var nedir biliyor musun
Seni seviyorum seni seviyorum seni seviyorum
Alışkanlığımsın seni çok seviyorum seni seviyorum
Vazgeçemiyorum seni çok seviyorum

Uğur Arslan altın hızma

Yıldız bir gökte güzel birde ayyukta
Ay bir yıldızla güzel birde bayrakta
Düşman pusuda güzel dost yanında
Kan damarda güzel intikam yakında
Aşk yürekte güzel dua dudakta
Kavga ayakta güzel ölüm yatakta
Çay bardakta su ırmakta sevda ırakta
Testi Ürgüp’te güzel gönül Kerkük’te
Her yol Bağdat’a çıkar her dert fizana
Yağlı kurşun azdır gülom
Haddi aşıp azana ihanet
Yalan ötede güzel doğru beride
Yiğit gider bir gün ismi kalır geride

Uğur Arslan aziz yârim

Aziz diyar El Aziz
Madenin gülü kokmuyor sensiz
Hala haritanın sağ köşesindeyiz
Her defasında sensiz
Her defasında sana demliyiz
Aziz yârim ben yirmi beş sen hala on sekiz
Değişen hiçbir şey yok bak bizde
Telvelerin kabardığı diplerde
Eşrefin oturduğu mahalledeyiz
Her defasında sensiz
Her defasında sana dertliyiz

Yine duruyor mu
Toyluğunun kabri gamzelerinde
İşvenin alası savrulurdu tellerinde
Ne senden geçilirdi ne bu diyardan geçilirdi
Bir tutam saçın uğruna yaktıydım ben bu şehri
Sonra bende yandıydım içinde
Hiç gitmedim buralardan senelerce
Sensizlikten gidemedim bir Adım öteye
Bir derin yara
Bir derinlikli sevda bıraktın ya sen ya bana
Paylaşamadığım tek acı hatıra
Sustuğum en anlamlı dua yine sensin bana

Uğur Arslan beni şimdi vurun

Beni vurun
Onun yeşil gözlerinden ölmek olsun sonum
Beni vurun
Bu sevdayı ansızın durdurun
Beni vurun
Bitsin bu tek kişilik oyun
Yoksa ölmekten beter olurum

Bu yıkık adam ben değilim
Asırlardan beri ben böyle değildim
Şimdi ne yediğim ne içtiğim
Fayda vermiyor sadece bakar oldu gözlerim
Ben eskiden böyle değildim
Düşünce anlıyor insan
Deliler gibi seviyorum diyenlere gülerdim
Ben eskiden böyle değildim
Şimdi beni sabahsız geceler paklar
Nerede akşam orada sabahlar
Düşünce anlıyor insan
Meğer kara sevda adamı ummadığı anda haklar
Şimdi beni isimsiz sokaklarda bulun
Tarifsiz adreslerde Adımı sorun
Beni şimdi vurun
Belki bu aşka başka bir dünyada karşılık bulurum

Şimdi beni vurun bitsin bu tek kişilik oyun
Bu aşkı bitirecek kadar güçlü değilim
Ve ona tekrar gidemeyecek kadar yorgun
Beni vurun bu aşka bir nokta koyun
Beni vurun yoksa ölmekten beter olurum
Beni vurun onun yeşil gözlerinde ölmek olsun sonum

Sahipsiz bir aşk benimkisi
Bir yere gitmeyen bir yol, isimsiz bir sokak
Bir sokak kedisi biraz ıslak, biraz da korkak
Ansız bir aşk, çaresiz bir hastalık
Ve zamansız duran bir kalp
Bütün demirleri atıyorum
Ve gemileri bu limanda yakıyorum
Artık yolculuk yok gün batımında başka limanlara
Ve sabahları başka kokularda uyanmak

Bütün demirleri atıyorum
Ve gemileri bu limanda yakıyorum
Artık yolculuk yok gün batımında başka limanlara
Ve sabahları başka kokularda uyanmak
Gemileri yakıyorum
Ve onun okyanus yeşili gözlerinde batıyorum

Uğur Arslan biz barışmayız artık

Kapı ağzı boş bavul yığınlarıyız
Sarı fotoğraflar yolculuğundayız şimdi
Ayrılıklara acemi aşıklarmışız
Ne barıştan anlarız
Ne mütareke biliriz şimdi

Daha çok sevmek isterdik belki
Daha çok tanımak
Bu yabancı iki sevgiliyi
Biz seninle susmayı başaramadık
Yalancıyız
Biz barışmayız artık

Ağlarım, ağlar açılır denizlere
Her şeyi bıraktım gidiyorum bende
Yağmurun derman değil kurak gönlüme
Biz bu şehirde karşılaşmayız bile

Kırık parça olmuş hatırın bende
Sustuğun sözler kanar içimde
Ne güven kalmış, ne sevda bizde
Biz bu şehirde bir daha
Karşılaşmayız bile

Ağlarım, ağlar açılır denizlere
Her mevsim biraz daha ayrıldık
Acemi aşıklarmışız, çabuk dağıldık
Yazık sevdiğim
Biz barışmayız artık
Acemi aşıklarmışız, ne çok kırıldık
Ne çok üzüldük, ne çok darıldık
Yazık sevdiğim
Biz barışmayız artık

Hiç bitmeyecek gibi gelmişti önce
Her şeye tüketmek için başlamışız oysa
Bu sevda için doğru isimler değilmişiz meğer
Ne çok yandık böyle, ne çok yanıldık
Yeteneksiziz sevdiğim
Biz barışmayız artık
Aynı yatağın iki uzak ucunda uyuduk
Her gece biraz daha ayrıldık

Daha çok sevmek isterdik belki birbirimizi
Daha çok tanımak
Bu iki yabancı sevgiliyi
Sevmek biraz da bağışlamakmış
Biz seninle susmayı başaramadık
Dokunuşsuz sevişler gömdük yastıklara
Hiç konuşmadan kaçak yaşadık odalarda
Aynı çatı altında iki yabancı
İki dilsiz aynı yatağın iki ucunda

Ağlarım ağlar açılır denizlere
Her şeyi bıraktım, gidiyorum bende
Hiç olmazsa son kez mutluluk dile
Bir yatağın iki uzak ucunda
Her geçen gün
Biraz daha darıldık
Dokunuşsuz sevişler gömdük yastıklara
Dönüşü yok
Biz barışmayız artık

Günler artık günlere kanmaz
Sanma bensiz güneşler doğmaz
Hep unuttun sevmeyi beni
Bende artık sabahlar olmaz
Kırk parça olmuş hatırın bende
Sustuğun sözler kanar içimde
Ne güven kalmış, ne sevda içimizde
Biz bu şehirde karşılaşmayız bile

Ağlarım, ağlar açılır denizlere
Her geçen mevsim nasıl biraz daha ayrıldık
Acemi aşıklarmışız, çabuk dağıldık
Korkma sevgilim inan
Biz bu şehirde karşılaşmayız
Biz barışmayız artık

Uğur Arslan er mektubu

Anne
O elinde tuttuğun zarf
Bir ihanet anında örülmüştür
Ve zarfın içindeki kağıt
Er mektubudur görülmüştür
Doğum günüm bu gün 3 aralık
Ve şafak karanlık
Bu mektubu sana yazıyorum anne
Dün sevdiğimle ayrıldık
Son mektubuymuş bana yazdığı
Bir daha yazmayacakmış
Demek sevda ayrılığa bir ay dayanırmış
Ve asker ocağında terkedilmek de varmış

Bu mektubu sana yazıyorum anne
Bu gün doğum günüm 3 aralık
Ve şafak karanlık

3-5 Nöbetindeydim dün gece
Bir şarjörün boşluğunda içtim son sigaramı
Ve yorgan gibi üstümü örttü kar siperde
Sabaha karşı biraz içim geçmiş
Hayalin gözümün önüne geldi anne
Kız kardeşimi de verdiğinden beri sevdiğine
Bir ben bir de sen kaldın geriye

Üzülme anne üşümüyorum
Bekliyorum elim tetikte
Bekliyorum memleketi ve seni
Ve artık beklemiyorum beni beklemeyen sevdiğimi
Beklemiyorum yüreğimi ve aşkımı
Soğuk siperde yalnız bırakan sevgiyi
Ve bekliyorum anne elim tetikte
Eğer girerse menzile vurup öldüreceğim
Hem aşkımı hem sevgimi

Geçen gece karakolu bastılar
Kurşunlar yağmur gibi yağdı üzerimize
Garip gelecek belki sana ama
Ortalık bayram yeri gibi oldu anne
Biliyor musun o an hiç korkmuyorsun
Herkes kendini bir sipere atıyor
Ve gecenin karanlığında kurşun yerine
Işıl ışıl yıldızlar yağıyor sanki üzerimize
Ve ölüm bile aklımıza gelmiyor anne
Canlar canlar gidiyor
Canlar kim bilir ne zaman var

Doğum günüm 3 aralık
Hiç saymadım kaç günüm kaldığını
Daha şafak karanlık
Yeni yeni bitmeye başladı
Dede torun muhabbetleri
Ve yeni yeni öğrendim tokat yememeyi
Biliyor musun anne
Zamanla her şeye alışıyor insan
Akşam postalları boyayıp yatmaya
Sabah iştimaya kalkmaya
Barut kokusuna
Tüfeğe havai fişeğe
Nohuta ve kara şimşeğe
Hele bir de olmasa şu çarşı izni
Hele bir de olmasa

Her şeye alıştım da
Bir alışamadım
Sevdiğimin başkasına gidişine
Benden saklama anne
Sende biliyorsun
Bir haftaya kadar nikah masasına oturacağına
Kızma ama anne
Bu terk ediliş ya firara gebe
Yada bir daha hiç dönmemeye
Sitemim sana değil anne
Ama bu terk ediliş ya firara gebe
Yada bir daha hiç dönmemeye

Geçen gece karakolu bastılar
Kurşunlar yağmur gibi yağdı üzerimize
Garip gelecek belki sana ama
Ortalık bayram yeri gibi oldu anne
Biliyor musun o an hiç korkmuyorsun
Herkes kendini bir sipere atıyor
Ve gecenin karanlığında kurşun yerine
Işıl ışıl yıldızlar yağıyor sanki üzerimize
Ve ölüm bile aklımıza gelmiyor anne
Canlar canlar gidiyor
Canlar kim bilir ne zaman var

Uğur Arslan su gibi sözleri

Hoşgeldin gülüm su gibi ömrün olsun
Yangınlarıma sular yağdırdın
Damla damla söndüm serinledim
Onar Onar saydığım kayıp yıllarımı onardın
Saat saat bulunduğum meçhulden gün yüzüne çıktım
Günler gördüm yüzünde
Gönlümün kapılarını sana açtım
Çalmadan gir içeri diye
Adıyorum sana
Onca kırık aşktan sonra arta kalanımı
Temize çekiyorum sende bütün yalanlarımı
Senin aşktaki kandirini bilmek için
Önce kadersiz aşklardan geçmeli insan
Eksiltip yoran bütün ayrılıklar
Kavuşmalara giden yollara çıkar
Vefai mozada gülmeyi Gülhane’de unuttuğum
Garip bi zamanda çıka geldin
Hoşgeldin yitirilmiş sevgililer köyü coğrafyama
Hoşgeldin bir daha seversem namerdim sokağına

Hoşgeldin gülüm su gibi ömrün olsun
Hoşgeldin gülüm su gibi ömrün olsun
Sefalar getirdin mutluluk bizim olsun
Sefalar getirdin mutluluk bizim olsun

Bitti dediğim yerden başlıyorsun
Dindi artık dediğim yerden oluk oluk kanıyorsun
Beni en iyi sen tanıyor
Sen anlıyorsun
Ne hoş geliyor ne hoş gülüyorsun
En güzel renkleri komşu kızların
Gözlerinde gördüğüm
Solgun sarı bir zamanda çıka geldin
Hangi yollardan uğradın durağıma
Hoşgeldin yitirilmiş sevgililer coğrafyama
Hoşgeldin bir daha seversem namerdim sokağıma

Ağlamak yalan su gibi bahtın olsun
Ağlamak yalan su gibi bahtın olsun
Ben sensiz yapamam dünyaya ahtım olsun
Ben sensiz yapamam dünyaya ahtım olsun

Hoşgeldin gülüm su gibi ömrün olsun
Hoşgeldin gülüm su gibi ömrün olsun
Sefalar getirdin mutluluk bizim olsun
Sefalar getirdin mutluluk bizim olsun

Uğur Arslan diğer şarkıları

  • Uğur Arslan o şimdi çok pişmandır
  • Uğur Arslan burası Türkiye
  • Uğur Arslan er mektubu
  • Uğur Arslan gözlerin
  • Uğur Arslan günahsız aşk
  • Uğur Arslan kavuşursak biteriz
  • Uğur Arslan küçüğüm
  • Uğur Arslan nasihat
  • Uğur Arslan sanırım bir şey yok aramızda
  • Uğur Arslan satılık aşk
  • Uğur Arslan sen ve ben
  • Uğur Arslan sende ölme küçüğüm
  • Uğur Arslan seni yağmurdan sonra seveceğim
  • Uğur Arslan son hıçkırık
  • Uğur Arslan su gibi ömrün olsun
  • Uğur Arslan Urfalı
  • Uğur Arslan yıldız gözlüm

Nazlim

Universiteit Gent üniversitesinden 2003 yılında mezun oldum. İngilizce, Almanca ve Türkçe bilmekteyim. Çeşitli sitelerde yazılar yazarak başladığım gazetecilik serüvenini serbest gazeteci olarak devam ettirmekteyim. Okuyucuların dikkatini çekecek haberleri 2004 yılından beri Nazlim.NET sitesinde yazmaktayım.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir