Yeni Türkü Şarkı Sözleri
Yeni Türkü şarkı sözleri sayfamızda, şarkıcının yeni ve son çıkan şarkılarının tümünün listesi burada yayınlanmıştır.
Bu sayfada
- Yeni Türkü şarkıları
- Yeni Türkü Fırtına
- Yeni Türkü Karanfil
- Yeni Türkü Sezenler Olmuş
- Yeni Türkü Yedikule
- Yeni Türkü Açelya
- Yeni Türkü Dönmek
- Yeni Türkü Telli Turna
- Yeni Türkü İmkansız
- Yeni Türkü Nefes
- Yeni Türkü Yağmurun Elleri
- Yeni Türkü Sarıl Bana
- Yeni Türkü Rüzgar
- Yeni Türkü Olmasa Mektubun
- Yeni Türkü EyvAllah
- Yeni Türkü Bana Bir Masal Anlat Baba
- Yeni Türkü Cevriye Hanım
Yeni Türkü şarkı sözleri ve şarkıları sayfamızda, şarkıcının yeni ve son çıkan şarkılarının tümünün listesi burada yayınlanmıştır.
Yeni Türkü şarkıları
Yeni Türkü Fırtına
Bak işte yaklaşıyor fırtına
Bak yine yükseliyor dalgalar
Yıllardan sonra, yollardan sonra
Şarkılar söylüyor çocuklar
Yıllardan sonra, yollardan sonra
Yeniden yan yana onlar
Ne geçmiş tükendi ne yarınlar
Hayat yeniler bizleri
Geçse de yolumuz bozkırlardan
Denizlere çıkar sokaklar
Bak işte yaklaşıyor fırtına
Bak yine yükseliyor dalgalar
Yıllardan sonra, yollardan sonra
Şarkılar söylüyor çocuklar
Yıllardan sonra, yollardan sonra
Yeniden yan yana onlar
Ne geçmiş tükendi ne yarınlar
Hayat yeniler bizleri
Geçse de yolumuz bozkırlardan
Denizlere çıkar sokaklar
Yıllardan sonra, yollardan sonra
Yeniden yan yana onlar
Yeni Türkü Karanfil
Karanfiller açıyordu, o zamanlar gözlerinde
Bir baksam kül olurdum yüzüne
Başın alıp gittiğinde yağmurlar küstü bana
Bir daha yağmadılar coşkuyla
Bir karanfil, yağsa yağmur büyülense yeniden dünya
Gün olup da geleceksen usul usul gün yağarken
Gözlerinde karanfiller açacaklar tutuşup yine
Yeni Türkü Sezenler Olmuş
Seni yerlerde göklerde bulamazlarken,
Bende gizli olduğunu sezenler olmuş.
Dumlu dumluymuşsun yüreğimde,
Kımıl kımılmışsın bileklerimde.
Türkü olmuşsun, umudummuşsun
Ellerimde gözbebeğimde.
Aramızda dağlar yollar yıllar var iken,
Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş.
Sargın yaprakmışım dallarına,
Yangın toprakmışım yağmurlarına.
Domur domur ter ışıl ışıl fer
Ellerimde gözbebeğimde
Türkü olmuşsun, umudummuşsun
Sevdama yarınlarıma.
Söz ve müzik: Ümmüşen
Yeni Türkü Yedikule
Haber uçtu devlete de
Beş yıl yattım hapiste
Yedi düvel zindanından
Beterdir Yedikule
Nargilem duman duman
Bayıldım aman aman
İstanbul güzel ama ah
Sahipleri pek yaman
Beş yıl bana yaraştı da
Nargilem buna şaştı
Her gün çizdim usturamla
Bağlamam doldu taştı
Sarma cigaram yanar ah
Çekerim ağar ağar
Tekkemiz güzel ama
Haber uçuranlar var
Nargilemin marpucu da
Gümüştendir gümüşten
Beş değil on beş yıl olsa
Ben vazgeçmem bu işten
Nargilem duman duman ah
Bayıldım aman aman
İstanbul güzel ama ah
Sahipleri pek yaman
Yeni Türkü Açelya
Pembe, yeşil güzelim açelya
Yakışır o başka yarınlara
Çiçeklenir, coşar ışık suyla
Kırılgandır koyu karanlıkta
Açelyalar hep hatırlatır seni bana
Kısacık ömrün işte bir soluk gibi geldi geçti
Açelyam gibi hoyrat bir iklimdeydi, yeşertmedi
Bütün ömrüm gün görmeden öyle gelip geçti bir solukta
Sabahleyin, alacakaranlık
Uyan artık doğan güne karşı
Okşayınca yüzünü usulca
Gençlik resmin düşmüştü aklıma
O sabah birden ölümü görmüştüm yüzünde
Denizin dibinde karanlıklar gibisin
Işığın içinde saklıdır, bilmezsin
Hayat artık sensiz akıp gidiyor
Senden habersiz, sessiz
Pembe yeşil güzelim açelya
Yakışır o başka yarınlara
Çiçeklenir, coşar ışık suyla
Kırılgandır, koyu karanlıkta
Açelyalar hep hatırlatır seni bana
Kısacık ömrün işte bir soluk gibi geldi geçti
Açelyam gibi hoyrat bir iklimdeydi, yeşertmedi
Bütün ömrüm gün görmeden öyle gelip geçti bir solukta
Yeni Türkü Dönmek
Dönmek, mümkün mü artık
Dönmek, onca yollardan sonra
Yeniden yollara düşmek
Neresi sıla bize, neresi gurbet
Al bizi koynuna ipek yolları
Üstümüzden geçiyor gökkuşağı
Sevdalı bulutlar uçan halılar
Uzak değil dünyanın kapıları
Neresi sıla bize, neresi gurbet
Yollar bize memleket
Gitmek, mümkün mü artık
Gitmek, onca yollardan sonra
Yeniden yollara düşmek
Rakılı akşamlar, gün batımları
Çocuk gibi ağlar yaz sarhoşları
Olmamış yaşamlar, eksik yarınlar
Hatırlatır her şey eski aşkları
Neresi sıla bize, neresi gurbet
Yollar bize memleket
Yeni Türkü Telli Turna
Telli telli telli şu telli turna
Sanma ki yaralı uçmaz bir daha
Takılmış kanadı göçmen buluta
Anlatır eski beni şimdiki bana
Sakın çıkma patika yollara
O dağlara kırlara o karlı ovaya
Yenik düşüyor her şey zamana
Biz büyüdük ve kirlendi dünya
Telli telli telli şu telli turna
Sanma ki yaralı uçmaz bir daha
Takılmış kanadı göçmen buluta
Döner gelir bir gün konar yurduna
Telli telli telli şu telli turna
Ne kalmış buralı göklerden başka
Ne kalır yarına bizden sonraya
Her şey binip gitmiş uçurtmalara
Yeni Türkü İmkansız
Bir damla suydun bir damla ateş
Bir görünür kaybolup giderdin
Tayin gönlümde lakin gizlice
Gecelere gölge gibi açılsak senle
Dünya uzak düş aleminde
Durdursak zamanı pervasız gecelerde
Açılsak senle dünya uzak düş aleminde
Sevişsek yakamoz misali denizlerde
Bakmaya doyamazdım
Sen bakıp da görmezdin
Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin
Gözler gözlerin yangından bakışların
Hiçbir yerde bulunmazdı
İmkansızca www.nazlim.net aşıktım
Bir masum bakış bir masum ateş
Bir görünür kaybolup giderdin
Tayin gönlümde lakin gizlice
Gecelere gölge gibi açılsak senle
Dünya uzak düş aleminde
Durdursak zamanı pervasız gecelerde
Açılsak senle dünya uzak düş aleminde
Sevişsek yakamoz misali denizlerde
Bakmaya doyamazdım
Sen bakıp da görmezdin
Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin
Gözler gözlerin yangından bakışların
Hiçbir yerde bulunmazdı
İmkansızca aşıktım
Bakmaya doyamazdım
Sen bakıp da görmezdin
Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin
Şeytan çekici hallerden bakışlardan
Kendi kendime sığmazdım
İmkansızca aşıktım
Yeni Türkü Nefes
Daha uzun dumanların tütünü
Daha uzun esriklik hali
Erenlerin damarlarında sürmüş
Zamandan boylu filizler
Çiçek baharında uykusuz
Deli ve susan dervişler
Gözlerini ıslamışlar suda
Açıkta gemiler gibi sakin
Irak yollara gitmişler
Göğüslerindeymiş elleri
Rüzgarın üstüne kavuşmuş
Suya değermiş ayakları
Bir dalgın köpük suretinden
Daha uzun dumanların tütünü
Daha uzun esriklik hali
Erenlerin damarlarında sürmüş
Zamandan boylu filizler
Bir dalın altından geçmişler
Artık ne genç ne ihtiyar
Ne gürültü artık ne boşluk
Bir ışıktır dolmuş kaplara
Her kuş istediği yere konmuş
Çimen istediği yeşile
Ağaç sevdiği mevsime
Her şey tamam olmuş
Gözlerini silmiş dervişler
Sabah olmuş… Sabah olmuş… Sabah
Şiir: Can Yücel
Müzik: Derya Köroğlu
Yeni Türkü Yağmurun Elleri
Küçücük bir bakışın çözer beni kolayca
Kenetlenmiş parmaklar gibi
Sımsıkı kapanmış olsam
Yaprak yaprak açtırırsın
İlk yaz nasıl açtırırsa
İlk gülünü gizem dolu hünerli bir dokunuşla
Hiç kimsenin yağmurun bile
Böyle küçük elleri yoktur
Bütün güllerden derin bir sesi var gözlerinin
Baş edilmez o gergin kırılganlığınla senin
Her solukta sonsuzluk ve ölüm
Yeni Türkü Sarıl Bana
Bir kuşu ellerimden
Kaçırır gibi bazen
Kaçarım kendi ellerimden
Uçunca bütün kuşlar
Hep benden uzaklara
İçimde bir sızı bırakırlar
Gidince kuşlar
Bilmediğim yerlere
O ben değil
Kendimi anlayamam
Beyaz kuşlar göklerde
Dans ederken öyle
Yine de ben
Bana çağırırlar
Ya kaybolursa sesleri
Karanlıktan yana
Bırakma ne olursun
Sarıl bana
Yeni Türkü Rüzgar
Sessiz gelir yanıma
Başını dizime yaslar
Öylece uyur, yağmur çiseler
Damla damla gözyaşlarında
Rüzgarı dinlenir kuytuda
Ölüm ya da ayrılık
Fark eder mi söyle
Sensiz rüzgar olur da özgürlüğümle
Ne olur durma gözyaşlarında
Bugün de kal yarınlarıma
Rüzgar uğultusunu hapsetmiş
İçten içe esiyor
Rüzgarın sesi kesilmiş gibi
Ağaçlar kuytularda sessizce hışırdıyor
Rüzgar bir sır gibi zamanını bekliyor
Sessiz gelir yanıma
Başını dizime yaslar
Öylece uyur, yağmur çiseler
Damla damla gözyaşlarında
Rüzgarı dinlenir kuytuda
Yeni Türkü Olmasa Mektubun
Olmasa mektubun, yazdıkların olmasa
Kim inanır senle ayrıldığımıza
Sanma unutulur, kalp ağrısı zamanla
Her şeyi unutarak yaşanır sanma
Neydi bir arada tutan şey ikimizi
Birleştiren neydi ellerimizi
Bırak bana anlatma imkânsız sevgimizi
Sevmek birçok şeyi göze almaktır
Olmasa mektubun, yazdıkların olmasa
Kim inanır senle ayrıldığımıza
Baksana geçmişe ne çok anıyla yüklü
Nerde o taverna, nerde sinema
Harcanmış zamanlar yeniden yaşanmaz ki
Geç kaldıktan sonra arama boşa
Neydi bir arada tutan şey ikimizi
Birleştiren neydi ellerimizi
Bırak bana anlatma imkânsız sevgimizi
Sevmek birçok şeyi göze almaktır
Olmasa mektubun, yazdıkların olmasa
Kim inanır senle ayrıldığımıza
Yeni Türkü EyvAllah
Otururken dostlarla bir masada baş başa
Götürür şarkılarla dalga dalga efkara
Gelsin eski anılar çanlar altı kahvesi
Kumsal boyu gün ışığında duruyor bak izlerimiz
Paylaşılan o sohbetler gözyaşları ve gülüşler
EyvAllah. Geçip giden yıllara
EyvAllah. Tükenmeyen umuda
EyvAllah. Yediveren hayata
EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa
Yürüyorken dostlarla o güneşli yolda
Islığım dudağımda adım adım doruğa
Rüzgar söyler şarkıyı uçurumlar boyunca
Kumsal boyu gün ışığında duruyor bak izlerimiz
Paylaşılan o sohbetler gözyaşları ve gülüşler
EyvAllah. Geçip giden yıllara
EyvAllah. Tükenmeyen umuda
EyvAllah. Yediveren hayata
EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa
EyvAllah. Geçip giden yıllara
EyvAllah. Tükenmeyen umuda
EyvAllah.Yediveren hayata
EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa
EyvAllah. EyvAllah…
EyvAllah. Geçip giden yıllara
EyvAllah Tükenmeyen umuda
EyvAllah.
Söz: Turgay Fişekçi ve Funda Çetin
Orijinal söz ve müzik: Stelios Fatiadis
Yeni Türkü Bana Bir Masal Anlat Baba
Bana bir masal anlat baba
İçinde bütün oyunlarım
Kurtla kuzu olsun şekerle bal
Baba bir masal anlat bana
İçinde denizler balıklar
Yağmurla kar olsun güneşle ay
Anlatırken tut elimi
Uykuya dalıp gitsem bile
Bırakıp gitme sakın beni
Bana bir masal anlat baba
İçinde tüm sevdiklerim
İçinde İstanbul olsun
Yeni Türkü Cevriye Hanım
Cıvıl cıvıl gelir sesi
Köşedeki lokantanın
Bir işveli ki sahibi
Ah Cevriye güzel hanım
Bastan beri sevdalıyım
Aman Cevriye Hanım, kuzum Cevriye canım
Güzel gözlerin aklımı başımdan aldı hey
Ah yok mu işvelerin, şarkılı güzel sesin
Kestane gözlerin beni dertlere saldı
Her yaptığı olay olur
Peşindedir sevdalılar
Mangaldaki köfteleri
Cız etmez şu kalbim kadar
Umutsuz aşığınım ben
Aman Cevriye Hanım, kuzum Cevriye canım
Güzel gözlerin aklımı başımdan aldı hey
Ah yok mu işvelerin, şarkılı güzel sesin
Kestane gözlerin beni dertlere saldı.