Toprak İle İlgili Şiirler

Toprak İle İlgili ŞiirlerEn güzel toprak şiirleri – Sayfamızda amatör ve ünlü şairlerden toprak ile ilgili şiirleri bulabilirsiniz.

3 Kıtalık veya daha kısa şiirler de arıyorsanız hepsini burada yazımız içerisinde bulacaksınız. Bunlardan başka en fazla istek alan toprak sevgisini anlatan uzun olanlarını da sizleri kırmayarak aralarına ekledik. Siz seçerek kendinize göre olanları alabilirsiniz.

Toprak

Yağmurun ilk damlaları
Başladığında yağmaya toprağa,
Kalemim ve boş bir sayfa ile başbaşayım…

Geceleyin damlaların esrarengiz sesiydi,
Beyaz boşluğun üzerini gölgeleyen…
Yağmura hasret toprakların diriliş şenliği:
Varolanın varlıktaki anlamı,
Adem’in suretinin özü….

Tarifsiz kokusu toprağın:
Hakikatin kendisi,
İsimlerinden birinin izharıydı,
Gecenin derinliğine anlam veren…

Kasım 1998

Zeynep Yağmur

—-

KARA TOPRAK

Dost dost diye nicesine sarıldım,
Benim sadık yarim kara topraktır.
Beyhude dolandım boşa yoruldum,
Benim sadık yarim kara topraktır.

İlgili Makaleler

Nice güzellere bağlandım kaldım,
Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum,
Her türlü isteğimi topraktan aldım,
Benim sadık yarim kara topraktır.

Koyun verdi kuzu verdi süt verdi,
Yemek verdi ekmek verdi et verdi,
Kazma ile dövmeyince kıt verdi,
Benim sadık yarim kara topraktır.

Karnın yardım kazma ile bel ile,
Yüzün yırttım tırnak ile el ile,
Yine beni karşıladı gül ile,
Benim sadık yarim kara topraktır.

Dileğin var ise iste Allah’tan ,
Almak için uzak gitme topraktan ,
Cömertlik toprağa verilmiş Hak’tan,
Benim sadık yarim kara topraktır.

AŞIK VEYSEL

—-

Aslıma Karışıp Toprak Olunca

Aslıma karışıp toprak olunca
Çiçek olur mezarımı süslerim
Dağlar yeşil giyer bulutlar ağlar
Gökyüzünde dalgalanır seslerim

Ne zaman toprakla birleşir cismim
Cümle mahluk ile bir olur ismim
Ne hasudum kalır ne de bir hasmım
Eski düşmanlarım olur dostlarım

Evvel de topraktır sonra da adım
Geldim gittim bu sahnede oynadım
Türlü türlü tebdilata uğradım
Gahi viran şen olurdu postlarım

Benden ayrılınca kin ve buğuzum
Herkese güzellik gösterir yüzüm
Topraktır cesedim güneştir özüm
Hava yağmur uyandırır hislerim

Alimler alemi ölçer biçerler
Hamını hasını eler seçerler
Bu dünya fanidir konar göçerler
Veysel der ki gel barışak küslerim

Aşık Veysel Şatıroğlu

—-

Asıl Sermayemiz Bir Avuç Toprak

Asıl sermayemiz bir avuç toprak
Aşinasın sen bu sırra sevdiğim
Pervane şem’inin nuruna müştak
Bile bile Yanar nâre sevdiğim

Lisan-ı hal ile cümle dillere
Kelam verip talim eder ellere
Tanrım emretmese idi güllere
Müsehhir olur mu hare sevdiğim

Kala yapılır mı burçsuz bedensiz
Halkolunmamış hiçbir mahluk tensiz
Dertli Seyranî’nin derdine sensiz
Hak bilir bulunmaz çare sevdiğim

Seyrani

—-

Işık, Rüzgar Ve Toprak

Işıksın,
Yoktur senden gizlimiz,
Karanlıkları
Aydınlığında boğarsın,
Cam dersin girersin,
Ten dersin iliklerimize kadar işlersin.
Yolumuzda, arkamızdasın,
Ve bizdan kaçtığın an,
Gölgemizin ta yanındasın..

Rüzgârsın,
Sisli dağlar tepesinden koparsın,
İnersin, yaylalara denizlere.
Ruhumuzu derinden sararsın..
Bir anda gözlerimize kadar dolar
Dağıtırsın saçımızın her telini,
Dalgalar, fırtınalar yaparsın,
İnsafsız bir anında
Çarparsın elini kayalara,
Dağları bile deler yıkarsın..
Topraksın,
Bir büyük canavar gibi
Solursun ayaklarımızın altında;
Bizden aldığını
Sadık bir borçlu gibi
Gene bize verirsin.
Önce seni çiğner ayaklarımız;
Gururun zedelendiği için midir, nedir?
Sonra, altına girer bütün varlığımız.

Işığı alırsın,
Rüzgârla savrulursun;
Suya doymazsın.
Ve sen bütün canlılar için
Bir büyük mezarsın.

Necdet Evliyagil

—-

Bir Avuç Toprak

Toprağa bir, tohum düştü
Can eyledin, kara toprak
Çiçek verdin, meyve düştü
Nimet verdin, kara toprak

Toprak ana, rızık verdi
Köksüz canlı, onu yedi
Kimi yerdi, kimi sevdi
Gücenmedin, kara toprak

Toprak sana, kara dedim
Çünkü sen hep, kara yedin
Türlü türlü, renk eyledin
Yüzün aktır, kara toprak

Kazma vurup, karnın yardık
Besinleri, senden aldık
Çer çöpleri, sana attık
Arındırdın, kara toprak

Kirli suyu, sen süzersin
Çirkinliği, sen gizlersin
Üstümüzü, sen örtersin
Giysimizsin, kara toprak

Sen besledin, sen doyurdun
Büyümeme, neden oldun
Ne sarardın, ne de soldun
Çok asilsin, kara toprak

Kökten gövde, dala erdin
Kuru dala, yaprak verdin
Sevmeyeni, bile sevdin
Vefakarsın, kara toprak

Nadide bir, elmas verdin
Gerdanlarda, boy gösterdin
Bağrın yardık, ses vermedin
Cefakarsın, kara toprak

Senden kaçtık, köşe bucak
Can son buldu, söndü ocak
Mevtalara, açtın kucak
Sarmaladın, kara toprak

Bazen soğuk, bazen sıcak
Nimet verdin, kucak kucak
Sana yazsam, yaprak yaprak
Anlatamam, kara toprak

Senden geldim, sana meylim
Olacaksın, en son evim
Diyemem ki, ben bir devim
Bedenim bir, avuç toprak…

Aralık 2015…

Bülent Arkan

Nazlim

Universiteit Gent üniversitesinden 2003 yılında mezun oldum. İngilizce, Almanca ve Türkçe bilmekteyim. Çeşitli sitelerde yazılar yazarak başladığım gazetecilik serüvenini serbest gazeteci olarak devam ettirmekteyim. Okuyucuların dikkatini çekecek haberleri 2004 yılından beri Nazlim.NET sitesinde yazmaktayım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir